Adem ve Havva şarkısı ile hedefe konan Sezen Aksu hakkında Nagehan Alçı bomba bir diyalog paylaştı. Bu diyalog 2010 yılında başörtüsü yasağı döneminde Sezen Aksu’nun Kanlıca’daki yalısında geçiyor. Nagehan Alçı’nın eşi Rasim Ozan Kütahyalı da o gece çekilen fotoğrafı yayınladı.
Türkiye’nin yetiştirdiği en kayda değer sanatçılardan biri olan Sezen Aksu, 5 sene önce yazdığı Adem ile Havva şarkısı nedeniyle hedefe konuldu. Sezen Aksu’ya karşın hem AK Parti’den ayrıca MHP’den zehir zemberek talimatlar geldi. ‘Dini değerleri aşağılamakla’ suçlama edilen Sezen Aksu için söylenmedik laf kalmadı. Bugün Habertürk Gazetesi’ndeki köşesinde Nagehan Alçı’nın aktardığı başörtüsü diyaloğu Sezen Aksu’nun bilinmeyen bir yönünü sergiledi.
Sene : 2010
Üniversitelerde ve kamuda başörtü yasağının olduğu dönemler.
Yer : Sezen Aksu’nun Kanlıca’daki yalısı… Sezen Aksu evinde bir davet veriyor ve o geceki misafirleri arasında yönetmen Sinan Çetin, Şebnem Ferah, Rasim Ozan Kütahyalı, Yaşar Gaga ve meşhur sanatçının tanınmış bir iki usta arkadaşı daha var. O gece başörtüsü tartışmasıyla ilgili yaşanan diyaloğu Nagehan Alçı şöyle aktarıyor:
-Başörtüsü probleminin hala sürdüğü dönem Ocak 2010. Rektörlerin birçok Erdoğan Teziç döneminden kalma, üniversiteye öğrenci olarak bile hala başörtülü kızlar alınmıyor. Nejat Uygur’u GATA’da gezmek isteyen Emine Erdoğan’a bile “Yassak giremezsin” denilen dönem o vakit. Tüm bunlar konuşulup tartışılırken, Aksu ayrıca Kürt meselesinde hem laiklik meselesinde hem de gayrimüslimler ve Alevilerle ilgili konularda bildiğimiz özgürlükçü fikirlerini açıklama ederken, bir ressam arkadaşından başörtüsü konusunda şöyle bir yorum geliyor:
-“E Sezencim tamam üniversiteye talebe olarak girsinler de o başı alt halleriyle öğretmen olamazlar şekerim, çocuklarımızı eğitemezler, avukat olamazlar, etken-savcı hiç olamazlar. Devlet memuru asla olamazlar. Herkes haddini bilecek.”
Bu yorum üzerine ilk kez bir sükunet oluyor… Ve minik serçe o sevimli Kanlıca yalısında, saatler gece yarısını geçmiş, bugünkü gibi soğuk bir kış günü serçeliği bir kenara bırakıp az kalsın kaplan kesiliyor, sesini de yükselterek aynen şöyle haykırıyor:
“Sen kendini o insanlardan üstün görerek onlara haddini bil diyemezsin. O insanlarla sen eşitsin anladın mı, eşdeğer eşdeğer. Sen ben kimiz de ‘Yok buraya girsinler de şuraya giremezler’ diye buyurabiliyoruz. Her yere girecekler. Senin benim başımız açık diye o insanlardan üstün değiliz anladın mı? Üniversiteye de girecekler. Hoca de olacaklar, milletvekili de olacaklar, bakan da olacaklar…”
Bu tirad üstüne Rasim ve Sinan, Sezen’i alkışlamaya başlıyorlar, daha sonra Şebnem de onlara katılıyor, hatta Rasim coşuyor, kalkıyor Sezen’in boynuna sarılıyor. İki İzmirlinin birbirine sarıldığı o anların fotoğrafı bile var.
İşte o fotoğraf
Nagehan Alçı’nın eşi Rasim Ozan Kütahyalı twitter hesabından o sarılma anının fotoğrafını paylaştı.
Başörtüsü yasağına aleyhinde birincil imzayı atan kişi
Nagehan Alçı yazısının devamında Sezen Aksu’nun başörtüsü yasağına karşısında olduğunu belirterek şu bilgiyi de paylaştı:
-Başörtüsünün üniversitelerde bile yasaklanmış olduğu bir zamanda “Başörtülü kadınlar devlet bakanı da olabilecek” diye yüksek sesle söyleyebilmektir. O yüzden AKDER’in başörtüsü yasaklarına karşısında birincil imzacısıdır Sezen Aksu. İlk imzacı…
-Sezen Aksu, Hz. Adem ve Havva’ya kasıtlı olarak ve fena niyetle saygısızlık edecek, dince kutsal görülen değerlere dil uzatacak bir insan katiyen değildir. Doğrusu bunu cümbür cemaat de biliyor. Ama yaşanan bu çılgınlık ortamı bütün gözleri kör ediyor. (…) Nitekim bu şarkının içinde olduğu albüm kendisi de dindar bir insan olan Polat Yağcı’nın şirketinden çıkmış bir albüm. Prodüktör Yağcı bununla beraber Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve AK Parti’ye fazla yakın bir ad. İnanın bana çok yok 1 ay sonra bile Sezen Aksu etrafından kopan fırtınanın içinin ne değin abes olduğunu herkes anlayacak. “Değer mi hiç” diyecekler bugün fırtına koparanlar bile. “Layık mi değerinde mi değer mi söyle.”